Bekri Mustafa Paşa Kimdir? Tekirdağ Doğumlu Sadrazam

Osmanlı İmparatorluğu'nun zorlu dönemlerinde dikkat çeken figürlerden biri olan Bekri Mustafa Paşa, Tekirdağ'ın bugünkü sınırları içinde yer alan "Rodosçuk" kasabasında 17. yüzyılda dünyaya gelmiştir. Yeniçerilikten sadrazamlığa uzanan ilginç hayat hikayesi, dönemin siyasi ve sosyal dinamiklerine ışık tutmaktadır.

Gençlik Yılları ve Siyasi Yükselişi

Bekri Mustafa Paşa, genç yaşta katıldığı Yeniçeri Ocağı'nda disiplinli ve cesur tutumuyla öne çıkmıştır. Hızla hazinedarlık, çorbacılık ve sekbanbaşılık gibi görevlerde bulunarak kariyerinde önemli adımlar atmıştır. 1679 yılında yeniçeri ağası, 1681 yılında ise vezir unvanını kazanarak, siyasi arenada etkili bir konuma gelmiştir. "Bekri" lakabını eğlence ve içkiye olan düşkünlüğü nedeniyle almış olsa da, bu unvan dönemin saray yaşamındaki mizahi algıyı da temsil etmektedir.

Askeri Başarılar ve Sadrazamlık Dönemi

Bekri Mustafa Paşa’nın siyasi yükselişi, Merzifonlu Kara Mustafa Paşa’nın Avusturya seferine verdiği destekle hız kazanmıştır. 1684 yılında Avusturya cephesi serdarlığına atanarak Estergon Kalesi’ni geri almak için sefere çıkmıştır. Ancak Habsburg ordusu karşısında beklenen başarı sağlanamamıştır. Yine de Budin çevresinde elde ettiği kısmi başarılar, onu yeniden öne çıkarmıştır. 1688 yılında Osmanlı sadrazamlığına getirilen Bekri Mustafa Paşa, hem savaşta kayıpları önlemek hem de iç karışıklıkları yatıştırmak üzere göreve başlamıştır.

Devlet Yönetimindeki Reformlar

Sadrazamlık döneminde Osmanlı İmparatorluğu, çok cepheli savaşlarla mücadele etmektedir. Avusturya, Venedik ve Lehistan cephelerinde yaşanan gerilemelere rağmen Bekri Mustafa Paşa, devletin mali yapısını güçlendirmek adına önemli adımlar atmıştır. Şarap vergisi, tütün ve yardım vergileri gibi mali reformları uygulamaya koymuş, ayrıca darphane kurarak yeni para basımını sağlamıştır. Anadolu'daki düzensiz birlikleri kontrol altına almak amacıyla "nefir-i am" ilan etmiştir. Ancak sarayda düzenlediği eğlenceler ve yaşam tarzı, onu klasik devlet adamı imajından uzaklaştırmıştır. Dönemin tarihçileri, Bekri Mustafa Paşa'yı cömert, kalender ve dünyevi zevklere düşkün bir figür olarak tanımlamaktadır.

Tekirdağ ile Bağlantısı ve Mirası

Bekri Mustafa Paşa'nın memleketine olan ilgisi doğumuyla sınırlı kalmamış, Tekirdağ ve İstanbul'da cami ve zâviye inşa ettirerek kalıcı izler bırakmıştır. Seyyid Ömer Camii bahçesinde yaptırdığı zâviye, Tekirdağlıların manevi dünyasında önemli bir yer edinmiştir. 1689 yılında sadrazamlıktan alınarak Tekirdağ’ın Malkara ilçesine çekilen Bekri Mustafa Paşa, hayatının son dönemini burada geçirmiştir. 1690 yılının başlarında yetmiş yaşını aşmışken vefat etmiştir. Ölümünün ardından mal varlığına devlet tarafından el konulmuştur.

Tarihteki Yeri ve Anlamı

Bekri Mustafa Paşa, Osmanlı İmparatorluğu'nun zor bir döneminde öne çıkan karakterlerden biri olarak tarihe geçmiştir. Askeri başarısızlıkları ve kişisel özellikleri ile gündeme gelen Paşa, Tekirdağlılar için hâlâ tartışmalı bir figürdür. Bazı kaynaklar onu halktan biri olarak değerlendirirken, diğerleri görev bilincinin düşük olduğu bir yönetici olarak tanımlamaktadır. Ancak bir gerçek vardır ki, Bekri Mustafa Paşa'nın hikâyesi, sadece tarihin tozlu sayfalarında değil, Tekirdağ’ın sokaklarında da yaşamaya devam etmektedir.

İLGİLİ HABERLER