Eskişehir’de, 12 yaşında bir kız çocuğunu taciz ettiği iddia edilen müftü İshak Yıldırım'a verilen cezanın ardından, Eskişehir Kadın Dayanışma Komiteleri tarafından adliye binası önünde basın açıklaması yapıldı. Yıldırım'a 1 yıl 15 ay hapis cezası verilmesi, kadın hakları savunucuları tarafından yetersiz bulunarak eleştirildi.
Olayın Gelişimi
İshak Yıldırım, Eskişehir'de müftülük görevinde bulunmakta ve aynı zamanda bir imam hatip ortaokulunda din kültürü ve ahlak bilgisi dersleri vermektedir. Taciz iddiaları, Yıldırım’ın dersine girdiği 12 yaşındaki bir öğrenciye attığı mesajlar sonucunda gündeme geldi. Ailenin şikayeti üzerine Yıldırım, gözaltına alındı ve adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Kamuoyunun tepkisi üzerine yeniden tutuklanan Yıldırım'ın tutukluluğu ise yalnızca 69 gün sürdü.
Mesajların İçeriği ve Kamuoyuna Yansıması
Yıldırım’ın mağdur çocuğa gönderdiği mesajlar, “senden hoşlanıyorum”, “seni seviyorum”, “sarılıp öpebilir miyim” gibi ifadeler içeriyordu. Bu durum, kamuoyunda büyük bir tepkiyle karşılandı. Kadın Dayanışma Komiteleri, müftünün bu tür bir davranışının toplumda nasıl bir algı oluşturduğunu ve bu algının sonuçlarının üzerindeki etkilerini vurguladı.
Basın Açıklaması ve Tepkiler
Eskişehir Kadın Dayanışma Komiteleri adına konuşan Ebru Oktay, Yıldırım’a verilen cezanın hem yetersiz olduğunu hem de tacizcileri aklamaya yönelik bir adım olarak değerlendirildiğini belirtti. Oktay, "Bugün burada bir kez daha tacizcilerin suçları aklanmasın diye bir aradayız. Gözümüz tacizcilerin üzerinde" dedi. Açıklamada, kadınların haklarını savunma adına daha fazla mücadele edilmesi gerektiği vurgulandı.
Diyanet İşleri Başkanlığı'nın Tavrı
Yıldırım'ın yargılanma sürecinde Diyanet İşleri Başkanlığı, müftüyü vaiz olarak atama kararı aldı ancak gelen tepkilerin ardından bu atamadan vazgeçti. Duruşma sırasında Yıldırım, gönderdiği mesajların eşinin kıskançlığı nedeniyle atıldığını iddia etti. Yargılama sürecinin ilerlemesi ve verilen kararların, toplumda nasıl bir algı oluşturduğuna dair endişeler dile getirildi.
Eskişehir Kadın Dayanışma Komiteleri, bu tür tacizci davranışların cezasız kalmaması için toplumsal bilinçlenmenin ve sürekli takip edilmesinin önemine dikkat çekti. Kadın hakları savunucuları, bu tür olayların üstünün örtülmesine karşı duracaklarını ve suç işleyenlerle birlikte suça ortak olanların da hesap vereceğini belirtti. Bu açıklamalar, kadına yönelik şiddet ve cinsel istismar konusundaki toplumsal hassasiyetin artırılması gerektiğine işaret ediyor.
