Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başdanışmanı Oktay Saral, Türkiye'nin yeni kadın müzik gruplarından biri olan Manifest hakkında sert ifadeler kullandı. Saral, grup üyelerini "ahlâksız-edepsiz-hayasız zebani kılıklı yaratıklar" şeklinde nitelendirerek, haklarında hukuki işlem yapılması gerektiğini vurguladı. Bu açıklamalar, grubun son dönemde yaşadığı iptaller ve soruşturmalarla birlikte dikkat çekici bir tartışma yarattı.
Manifest Grubunun Konserleri ve Hedef Haline Gelmesi
Manifest, 6 Eylül'de İstanbul'un KüçükÇiftlik Park'ında gerçekleştirdiği konserle büyük ilgi gördü. Ancak, konserin ardından grup, sahnedeki dans ve gösterileri nedeniyle eleştirilerin odağı haline geldi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, grup hakkında 'hayasızca hareketler' ve 'teşhircilik' suçlamalarıyla resen soruşturma başlattı. Bu durum, grubun Erzurum'daki konserinin iptal edilmesiyle sonuçlandı. İptal kararı, yerel yönetimlerin ve güvenlik güçlerinin tepkisiyle alındı.
Oktay Saral'ın Açıklamaları
Oktay Saral, sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımda Manifest grubunu hedef alarak, genç sanatçıların sergilediği performansların toplumsal normlara aykırı olduğunu söyledi. Saral, "Manifest grubu denen bu ahlâksız-edepsiz-hayasız zebani kılıklı yaratıklar, bir daha bu teşhirciliği yapamayacak şekilde haklarında işlem yapılmalıdır," ifadelerini kullanarak, grubun topluma zarar verdiği görüşünü savundu.
Toplumsal Tepkiler ve Hukuki Süreç
Manifest grubuna yönelik bu sert eleştiriler, toplumsal bir tartışmaya yol açtı. Bazı kesimler, sanatın ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini savunurken, diğerleri ise grup üyelerinin sergilediği davranışların kabul edilemez olduğunu belirtiyor. Sanat dünyasındaki bu gerilim, ifade özgürlüğü ile toplumsal değerler arasındaki dengeyi yeniden tartışmaya açıyor.
Manifest grubunun yaşadığı bu süreç, Türkiye'deki sanatçıların karşılaştığı baskıları da gözler önüne seriyor. Üyeleri, hukuki süreçlerin yanı sıra, toplumsal normlar ve değerler üzerinden de eleştirilerin hedefi olmaya devam ediyor. Bu durum, sanatçılar ve toplum arasındaki etkileşimin nasıl şekilleneceği konusunda önemli bir tartışma alanı yaratıyor.
