Dijital içerik platformu Netflix’in popüler yapımlarından biri olan "Atiye", yazar Ece Özbaş tarafından 2017 yılında yayımlanan "Sihrin Kovulmuş Melekleri" adlı romanından intihal edildiği iddiasıyla gündeme geldi. Özbaş, dizinin senaryosunun kendi eserine dayandığını savunarak, 5 yıl süren bir hukuk mücadelesi başlattı. Özbaş, diziyi izledikçe yaşadığı duygusal çöküşü ve benzerlikleri detaylandırdı.
Ece Özbaş'ın Yazar Olma Süreci
Ece Özbaş, 30 yıllık editörlük tecrübesinin ardından yazarlık kariyerine adım atmıştır. İlk romanı "Sihrin Kovulmuş Melekleri"ni, Kur'an-ı Kerim’de yer alan Harut ve Marut hikayesinden yola çıkarak kaleme alan Özbaş, Mezopotamya’nın mistik atmosferinde bir kurgu oluşturmak için dinler tarihi profesörleri ve mitoloji uzmanlarıyla bilgi alışverişinde bulunmuş, Mardin, Şanlıurfa ve Gaziantep gibi farklı bölgelere seyahatler düzenlemiştir. Özbaş, kitabının tanıtımını Ekim 2017’de gerçekleştirmiş ve bu süreçte birçok ünlü isim de romanının tanıtımına katkıda bulunmuştur.
İddialar ve Davanın Gelişimi
Özbaş, "Atiye" dizisinin senaryosunun resmi olarak Şengül Boybaş'ın "Dünyanın Uyanışı" adlı kitabından uyarlandığı belirtilmesine rağmen, kendisiyle yapılan görüşmeler sırasında Boybaş’ın romanından bahsettiğini ifade etmektedir. Özbaş, Boybaş’ın da yapımcıya dava açtığını ve dizinin senaryosunun başka bir kaynaktan alındığını iddia ettiğini belirtti. Bu durum, iki yazar arasında karmaşık bir hukuki süreç başlattı.
Mahkeme Süreci ve Bilirkişi Raporları
Özbaş, 5 yıl süren dava sürecinde ilk bilirkişi raporunun dizide yüzde 70 oranında intihal tespit ettiğini açıkladı. Karşı taraf, bu raporun nasıl hazırlandığını sorgularken, tekrar bilirkişi raporu talebinde bulunmuş ve benzerlik oranı yine yüzde 70 olarak belirtilmiştir. Mahkeme sürecinin karmaşıklaşması ve hakim değişiklikleri, davanın seyrini etkileyen unsurlar arasında yer almaktadır.
Dizinin İzlenmesi ve Özbaş'ın Duygusal Tepkisi
Özbaş, diziyi izlemeye başladıktan sonra hissettiği şoku şu sözlerle ifade etti: “İzledikçe beynimden aşağı kaynar sular indi. Karakterlerin birçoğu, olayın örgüsü benziyor.” Bu durum, Özbaş için oldukça sarsıcı bir deneyim haline gelmiştir. Dava sürecinin kendisi üzerindeki olumsuz etkisini de dile getiren Özbaş, projelerinin önünün kapandığını ve kariyerinin olumsuz etkilendiğini belirtmektedir.
Hak Talebi ve Yazarların Dayanışması
Özbaş, eserinin kendisine ait olduğunu ve bu konuda hak talep ettiğini vurgulayarak, "Kimse benim emeğimi çalmasın" dedi. Bu noktada, davaya tanıklık eden yazar Atilla Ağırbaş, Özbaş'ın haklı olduğuna inandığını belirtmiş ve süreçte yaşanan zorlukların adaletin yerini bulacağına dair inancını dile getirmiştir. Özbaş, eserine sahip çıkmanın kendisi için en önemli hedef olduğunu ifade etmektedir.
Bu dava, hem Ece Özbaş’ın kariyeri hem de Türk edebiyatı açısından önemli bir tartışma konusunu gündeme getirmiştir. Özbaş’ın yaşadığı süreç, eser sahiplerinin haklarının korunması ve yaratıcı emeklerin değerinin anlaşılması açısından dikkat çekici bir örnek teşkil etmektedir.
